Herkes oturmuş destan yazar gibi yazıyor. Yok şöyle olacak, yok böyle olacak. Böyle olursa şöyle olur, şöyle olursa böyle olmaz. Cart curt işte ağzı olan konuşuyor. Zamanında bende yazmadım mı yazdım. Ama bunu zaman geçtikçe daha iyi anlıyorsun bu maçla ilgili ne konuştuğunun, hangi taktikle çıktığının vs. hiç önemi yok. Bütün mesele orada saha içindeki belki maç öncesi belki devre arasında yaşanacak bi' kıvılcıma bağlı olarak değişiyor.
O yüzden gecenin bu saatinde oturup hem de şu canımın sıkıntısında üstüne bi' de vakit ayırarak boş boş bloklar arasından savunmanın önünden falan bahsedip gereksiz hareketler içine girmek gibi bi' niyetim yok.
Yani lafı uzatmanın yeri değil, burası Kadıköy ve kazanacağımız 90+3. dakikaya kadar Fenerin favori ve kazanma ihtimalinin %70 ler ile sahaya çıktığını unutmamak lazım. Haa biz bugün koyarız o ayrı bi' konu o zaman o büyü de sonlanır. Sonra zaten fenerliler dükkanı içerden kitleyip bi' daha da dışarı çıkmazlar.
Yarın maçtan önce veya ilk 10 max. 20. dakikaya kadar ateşi körükleyecek bi' olay olur, sonrasında da büyük ihtimal ile fener zorlanmadan kazanır. Haaa olmazsa o zaman onlar düşünsün.
Ama taktiksel olarak her iki takıma adına söylem yapmaya yeltenirsem ki hemen dadanıyorum.
Galatasaray için bence Baros 11 başlamalı.
Fenerbahçe için orta saha da sıçma ihtimali yüksek.. O kadar yani...
Neyse izlemeyen çoktur, ama izlenmesi gereken sağlam kurgulu bi' belgesel; Looking For İstanbul
Video da sıkıntı var olum diyorsan, al kendin aç; http://www.youtube.com/watch?v=KlUeG85jyhY
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder